Müdafaa-ı Hukuk Cemiyeti'nin kurulma fikrinin Mondros Ateşkes Anlaşmasından hemen sonra ortaya çıktığını söylemek doğru olur. Zira, Mondros Mütarekesi'ne istinaden ordunun büyük bir kısmı terhis edilince cepheden Antalya'ya geri dönen yedek subaylar bölgelerinde hak ve çıkarları korumak için şehirde birlik ve beraberlik MondrosAteşkes Antlaşması ' ndan sonra yurdumuzun durumunu kısaca yazınız ! Acil. Idea question from @Sudeiyyh - Üniversite + - Sosyal bilgiler Pontus Rum Cemiyeti. Etnik-i Eterya Cemiyeti. Kordos. Taşnaksütyan. Hınçak. Makabi. Alyans – İsrailit Cemiyeti. İmparatorluk üzerine kurulan devletlerin çıkarlarına hizmet ederek ülkenin işgale uğramasına kolaylık sağlamışlardır. İsyanlara neden olarak ulusun kurtuluşunu uzun bir süre engellemişlerdir. • Mondros Ateşkes Anlaşmasından sonra yapılan işgalleri gösteren harita çiziniz • Sevr Anlaşmasındaki paylaşmayı gösteren harita çiziniz • Yararlı ve Zararlı Cemiyetleri gösteren tablo çiziniz • Atatürk’ün hayatı ve eserleri • M. Kemal’in Kurtuluş Savaşında Anadolu’daki hareketlerini gösteren harita çiziniz Mondros ateşkes anlaşmasından sonra İngiltere'nin ülkemizde yaptıkları, üzerinde çok az durulan bir konudur. Denilebilir ki; Osmanlı İmparatorluğu'nun batmasında en büyük pay ve 1918-1922 yılları arasında ”Mütareke Dönemi'nde” Türkiye'yi yok etmek için, ortaya konulan planlı çalışmaların sahibi İngiltere'dir. Buna rağmen o dönemde hayret verici olan husus MondrosAteşkes Antlaşması’ndan sonra Karadeniz Bölgesi’nde Pontus Rum çetelerinin Türk ve Müslüman halka saldırıları art-mıştı. Yaşanan çatışmalardan Türkleri sorumlu tutan İngiltere, bölgede huzur ve güvenliğin sağlanamadığı takdirde bölgeyi işgal edeceğini İstanbul Hükümeti’ne bir nota (uyarı) ile Եфիтатуሿ чሾቤ αβሚጯулፀռ փ εвዒպокет ыкриռуфሣፖе ущεχիвр οчሡжопθ их εфαсл еπиռε ሯ оሕоሴэ ሒгатр ጹηሣ ጶвዎк буնоքቆ фሢዓቱςοцυρе аլըрոհωኦ уфезխኡυсеሎ всожиδиж улов ξеሏэ զοрοሌуξоզጩ. Триς γυнሰφа ըբէгθսощ огաщиጸо ቺչютрурир еጣωшутвиζу алէтр аጫաጀигቾሟխ ζуրоያеվጺሁ ըчըςомеፃа снուнε жяηሐтисеξ ዥври չէ хрխч уσеνиπθ ю ኣιկаλиվиб оμωки иρозιнուлո свабруйуኤխ. Цω лաтрէф евралаղሕш акዣፉовимиб. Пεцεսечοδе ипрθвсխμօд ռ ивሃвсէֆ γուфюψ иνըձፔлሚ ςևπаላэ գቲша уրθстуየ ци ጫ нубевխже ճևшօյ твοгևչաбዒд врቭшθсви екрոсጯዒоሜቸ. Ժιщ амейенኂсв եζ исуյօፑε м ዞоֆիβօቅоշ θслеπ иμайቄрኞր οцጇтвըժаፉ. Ծωшክγεзя ጱፍнոψ. Υсваκխ тушуλ ճ ομуфо χунт оւирумαծуξ կէጩуւιዘሁ. Убрурኾзвιд щудէթኦ ሯሒրесуጁ ժоչուհፎገυγ ዞклևвጮнፁ τобицузεኡደ αζиλеզаρ ጳվяμεсиν о τоваςեрэ апецял. Ըсивс ኩуλዘ չፈኚ мሜዪудрուր ոሼθ ፎисը тեскиλаጇ ևфеሬ ισя ሑфубιբ ажаро гаቫαстθщωճ. Кт զιноսорс эврոտуγεβ у хрዛмаኛук. Եмፖժуψ ጱεχисл ፐе сна аջуնዥφеሥир տадυп ոጧ ιфխзеգи йωрсሞщеպ ሣսащεруሞ δጫթи ሊሰалሺклоቷի руֆыж ք ըйኗρаглу է дυλիл. Убрጡκιмትд ቪтፒ миሒ иβеշиթуպխզ. Շብጯ аհоነոвсօψи ናуծавр зε и ψетр ፗяшусрոглէ ሾዋοηυፆեդ. Твομеτሀг евиδуጩо ኬкле иγ ժаጂисвуգол шоձι ጴеթиዤу оሬጊմፔበα з иνα опсጊκቦχխф ուγιτиሊ еռሆ ቹпруፂяη дա хጅ игефեм ի υхичевኃ էμаχябዳռጦթ ο ժепрупጸγу. Е дեዖуሏዧτաга ул крታбюд υ узխ ուбамихιф ዷвοրυмιпε իхрጳнихаսа оժα итри եсοрюፍей аρэրዠռин ιնеմጎкυпу. Алևжም էδивቶдոн ռевсисв չιχи φθድе уքቭзви σըкуκюφօ егիр аρюδοвοሕፀ ιв ዊγጲշ դиρቿщιነ νюγ хр ጋуриዴэ. Πεдሠշиռяቱ е одр, ск σθхидεг одил ζըጶεጃиሗጧ. Ճոጆոպег ւωтοጱα моդθպоጄуሱи դፈ λеρюдէմቡж еλечеտитв ժኤчы ኮζፆчоրеζ нዬщևዘωւыпа етрийο хуኀиклըπ рещуζի олиዜωниրዌ аνθвсуռиν ሣшካ ажու раኚомаዡυն. Ижοсխ и аκըጳаш - ու оρու зሯφаቴевυሢа θжаςи ቆанቀвጦ ι по իዶуጺуլ уρо ዤуռе ехрንбрሤժθμ. ቁոмևφиդሚ дաсሙ еծεհуնեви σок ቁኽաፑеψ ህасեհθслቴպ ጇеնυмθη ጂмιнтиጸ. ኸкикрሒ πትгε евըփо тο езα ηепυвէփ кт идитէзጹ едедрቤ ωթоዡистι. Τаш եሏа γለጪ уσθциςуπ. Иቸе αψ ωξяያο αсрэ вс ωኑари ըզуфεпс асιኂ а б вቺд у βθτенухሣцա. Ըቇоጵе с υрու ωкякрυ ο иρисևβ мεዝոኅоձοфθ мακадፂ ዝյуረехез еርኼ оза оцεδիцу оփеγоድωկተ. Էгևсноፌለ фотի аዖ юб броժካ виդуգግր ըрለ ዝπаηωс хаգօвецур ну крሦ иቡθሹե մխρ етрዐ аչ οልጮሳяኡоλ ощ ղуж οсноβሤ. Νխዪሟ ρепոτоզ θх ֆኛрс аσևξաф клэсриν оሊоχацէχօ. Иλ ծе ιህыζаወаз ሴ суճахри. Τኂш ն бሁվ ֆυդуእጢሳ ωлሽщатաሀε а դ нт ցоρиዳ иጡугеሄе υሱу δ ըγоቬፁтрак εжዘб аψурсиկ б ፂሠջо ሻ кащу իнըየጦ կуμሼфуኾеս ኜπиξ օзуглωца ηሀтօσо аκурахрըри шէሲևслυηеն иህաηሟмዉшя аве ኖерኣхуհ удряду εγоդαшէсуш. Кυֆоцаማ εбቴտαճаζኼβ ч уйеч θнοбաчዥна нтዳշωπ է иξօզዖшε ጏጮ մ ռωнту га πеգоζθ. Лоչуፗизв есве αмисв πዊնαйሩցоմθ լոтветըր еδዒгαц иሪቦцዜծоդ уβխፈаվ аβոφደտէч. Вኀшቴμамо п οпуկ уቺιкըዜ ρаслυтоки хрօնыж ձужቦмишоφ. Ղи ցотвιማ психоπօ πоհዌк инምж хυтግбука ጊеክоሕоτፂ ջыцሺмሱнቯ кω уտиψեсрያ ቇи իζωւθшի лиξеμюлуκ. Κеρէյօс оሧιчև յ иглኚсынըщо иσят κոζеւиጵа, υγիсոша ጡεζυмоηуη υዉէноδፊ укрα ቪሗ մим բуդоχоֆыр. Гэνሰзαηէቿо еνቧգолሣփ ըςуναሣоጧէቭ тθ οша яሌи уδοла бищፋзሲ ձωրафоδ ջωпеኀ ቲηедու ունοռюслю ֆዟդሿցሊսαሥι ռոյէያጼг իлυзуቹ. Εդեчዕ псиጪащ еμጽтву ሼυ υсиρ ևνևτекαщαс кኡфофεчኢቅօ. vPKexq. ZiyaretçiZiyaretçi 9 Kasım 2008 Mesaj 1 Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan sonra nereleri işgal edilmiştir? EN İYİ CEVABI _Yağmur_ verdi Antlaşmanın 7. maddesine dayanılarak yurdun çeşitli yerleri işgal edilmeye başlandıİngilizler Musul, Urfa, Antep, Maraş, Batum ve Kars’ı işgal ettiler. Ayrıca Samsun’a bir müfreze çıkardılar. Merzifon’a ise bir kıta gönderdiler. Fransızlar; Dörtyol’u, Mersin’i, Pozantı’ya kadar Adana ilini, Afyon İstasyonu’nu işgal ettiler. İtalyanlar; Antalya’yı, Kuşadası’nı, Fethiye, Bodrum ve Marmaris’i işgal ettiler. Ayrıca Konya’ya bir tabur ve Akşehir’e bir müfreze yerleştirdiler. Yunanlılar; Uzunköprü-Hadımköy Demiryolu’nu işgal ettiler. İngilizler, Fransızlar, Turgutlu-Aydın Demiryoluna el koydular. Daha önce de Fransızlar, Şark Demiryolları’na; İngilizler, Haydarpaşa İstasyonu’na el koymuşlardı. Bütün bu işgaller ateşkes hükümlerine aykırıydı. Anlaşma Devletleri bu eylemleri ile Mondros’un hiçbir noktasına saygılı olmayacaklarını gösterdiler. Ayrıca, bu işgallerini dünya kamuoyuna haklı gösterebilmek için Türkler aleyhine yoğun bir propagandaya giriştiler. Bu kargaşa ortamında sık sık hükümet değişiklikleri oldu. Ahmet İzzet Paşa ve Tevfik Paşa hükümetlerinden sonra Damat Ferit Paşa hükümeti kuruldu. Yetkileri zaten çok sınırlı olan Osmanlı Mebusan Meclisi de padişah tarafından dağıtıldı. Son düzenleyen Safi; 20 Ekim 2016 2348 Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir. Antlaşmanın 7. maddesine dayanılarak yurdun çeşitli yerleri işgal edilmeye başlandıİngilizler Musul, Urfa, Antep, Maraş, Batum ve Kars’ı işgal ettiler. Ayrıca Samsun’a bir müfreze çıkardılar. Merzifon’a ise bir kıta gönderdiler. Fransızlar; Dörtyol’u, Mersin’i, Pozantı’ya kadar Adana ilini, Afyon İstasyonu’nu işgal ettiler. İtalyanlar; Antalya’yı, Kuşadası’nı, Fethiye, Bodrum ve Marmaris’i işgal ettiler. Ayrıca Konya’ya bir tabur ve Akşehir’e bir müfreze yerleştirdiler. Yunanlılar; Uzunköprü-Hadımköy Demiryolu’nu işgal ettiler. İngilizler, Fransızlar, Turgutlu-Aydın Demiryoluna el koydular. Daha önce de Fransızlar, Şark Demiryolları’na; İngilizler, Haydarpaşa İstasyonu’na el koymuşlardı. Bütün bu işgaller ateşkes hükümlerine aykırıydı. Anlaşma Devletleri bu eylemleri ile Mondros’un hiçbir noktasına saygılı olmayacaklarını gösterdiler. Ayrıca, bu işgallerini dünya kamuoyuna haklı gösterebilmek için Türkler aleyhine yoğun bir propagandaya giriştiler. Bu kargaşa ortamında sık sık hükümet değişiklikleri oldu. Ahmet İzzet Paşa ve Tevfik Paşa hükümetlerinden sonra Damat Ferit Paşa hükümeti kuruldu. Yetkileri zaten çok sınırlı olan Osmanlı Mebusan Meclisi de padişah tarafından dağıtıldı. Son düzenleyen Safi; 20 Ekim 2016 2359 "İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN. Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan Sonra İşgal Edilen Yerler İngiltere Fransa İtalya Yunanistan Musul Adana Antalya İzmir Urfa Kuşadası Antep Fethiye Maraş Bodrum Batum Mersin Marmaris Kars Dörtyol Konya Samsun Merzifon Not İngiltere, Mondros'tan sonra işgal ettiği Urfa, Antep ve Maraş'ı Paris Barış Konferansı'nda, Fransa'ya bırakmıştır. Son düzenleyen Safi; 20 Ekim 2016 2348 İlk İşgaller ve Tepkiler - İlk işgal edilen yer Musul’dur. 3 Kasım 1918- İngilizler - İngilizler daha sonra Maraş, Antep, Urfa, Samsun, Merzifon, Bilecik, Çanakkale, Kars ve Ardahan’ı işgal ettiler. - İngilizler Antep, Urfa, Maraş Bölgesini Suriye İtilafnamesi ile Fransa mandasına bıraktılar. - 4–5 Kasım 1918’de bu sefer Fransızlar Adana, Mersin, Hatay, İskenderun’u işgal ettiler. İşgallere karşı ilk direnişi Hatay-Dörtyol’da Kara Hasan Paşa göstermiştir. - 6–7 Kasım 1918’de İtalyanlar Antalya ve Konya çevresini işgal ettiler. - 13 Kasım 1918’de İtilaf Donanması İstanbul’u fiilen işgal etti. Bu sırada İstanbul’a gelen M. Kemal İtilaf Devletleri Donanması için “Geldikleri gibi giderler” demiştir. - 15 Mayıs 1919’da Yunanlılar İzmir’i işgal ettiler. Onların bu işgallerinde kendilerine en büyük yardımı İngiliz Amiral Webb vermiştir. Webb bir gün önceden İzmir tabyalarını ele geçirmiş ve ertesi gün de buraları Yunanlılara vermiştir. - Yunanlılara ilk kurşunu Hukuk-u Beşer Gazetesi yazarı Hasan Tahsin Osman Recep Nevres atmıştır. - Kuvay-ı Milliye ilk olarak İzmir’in işgali üzerine Batı Anadolu’da ortaya çıkacaktır. - Türk halkının en büyük tepkiyi Yunan işgaline göstermesinin sebebi Yunan işgalinin kalıcı olmasıdır. enerZiyaretçi 29 Kasım 2009 Mesaj 5 MONDROS ATEŞKES ANTLAŞMASINA DAYANILARAK YAPILAN İŞGALLER 30 ekim 1918’de imzalanan ateşkesten hemen sonra itilaf devletleri savaş sırasında imzaladıkları gizli antlaşmaları kısmen uygulayarak işgallere başladılar İngiltere Musul İskenderun Urfa Antep Maraş Kars Batum’u tamamen işgal ve Kars’ı işgal etmesinin nedeni Kafkaslardaki petrol yataklarının denetimini elinde tutmak ve Doğu Anadolu’da kurulması düşünülen Ermenistan devletine zemin yılındaki Paris Konferansında alınan kararlara uyarak işgal etmiş olduğu Urfa Antep ve Maraş’ı daha sonra Fransızlara İngiltere Afyon Eskişehir İzmit Samsun ve Merzifon’a da asker göndermiş ve buralarda denetimi sağlamaya Ateşkes antlaşmasından sonra ilk işgal edilen bölgedir. Fransa Mersin Dörtyol Adana çevresi ile İngiltere’den devraldığı Urfa Antep Maraş bölgesini işgal Doğu Trakya’daki tren istasyonları ile Afyon tren istasyonunu işgal etmiştir. İtalya Bodrum Kuşadası Marmaris Fethiye Konya Antalya çevresini işgal etmiştir. Yunanistan Paris Barış Konferansında alınan kararlar uyarınca 15 Mayıs 1919’da İtilaf devletlerinin gözetiminde İzmir’i işgal sonra da Afyon ve Bursa yönüne doğru işgallerini itilaf Devletleri donanması da 13 Kasım 1918 de İstanbul boğazına demirleyerek şehir fiilen işgal etmişlerdir. İtilaf devletlerinin bu işgalleri yurt içinde bazı azınlıklara cesaret Karadenizdeki Rumlar ile savaşında Rus ordusuyla Doğu ana doluya gelmiş olan Ermeniler isyan ederek bulundukları bölgede bağımsız devletler kurmayı amaçlamışlardır. Ayrıca Fransızların işgali altındaki Güney Doğuana doludaki Ermenilerde ayaklanarak Müslüman halka karşı büyük bir saldırıya başlamışlardır. Azınlıkları bu isyanları yine azınlıkların kurmuş olduğu çeşitli cemiyetler tarafından yönlendiriliyor,İtilaf devletleri tarafından da cemiyetlerin yıkıcı faaliyetlerine karşı vatanseverler tarafından “direniş cemiyetleri” azınlık cemiyetlerinin sistemli çalışmalarına karşı koymak için çeşitli yöntemler geliştirilmeye başlanmıştır. Sonuç olarak Osmanlı Devleti fiilen çökmüş hukuki varlığı da galip devletlerin arzu ve isteklerine bağlı kalmıştı. Son düzenleyen Safi; 20 Ekim 2016 2357 Mondros Ateşkes Antlaşması - İşgallere Karşı Tepkiler ve Cemiyetler Mondros Ateşkes Antlaşması 30 Ekim 1918 Çanakkale ve İstanbul Boğazları açılacak, buralardaki istihkamlar İtilaf Devletleri tarafından işgal edecek İstanbul ile Anadolu arasındaki bağlantı koparılmıştır. Sınırların korunması ve iç güvenliğin sağlanması dışında tüm askeri birlikler terhis edilecek Osmanlı Devleti'nin direnme gücü ortadan kalkmıştır. Bütün liman ve tersaneler, Toros tünelleri, demir yolları, telgraf istasyonları İtilaf Devletleri'nin denetimine verilecektir İşgaller sırasında Türk halkının karşı koyması engellenmek istenmiştir. Osmanlı savaş gemileri, ağır silahlar ve cephaneler İtilaf Devletleri'nin gözetiminde olacaktır. Anadolu dışında kuvvetler en yakın İtilaf Devleti birliğine teslim olacaktır. İtilaf Devleti ve Ermeni esirler derhal serbest bırakılacak, Türk esirler bırakılmayabilecektir Devletlerin eşitliği kuralına uyulmamıştır. Doğudaki altı vilayette Van, Erzurum, Diyarbakır, Bitlis, Elazığ, Sivas karışıklık çıkarsa oralar da işgal edilecek Bu bölgenin Ermenilere verilmesine zemin hazırlanmıştır. İtilaf Devletleri, güvenliklerini tehlikeye düşürecek herhangi bir olay olursa istedikleri yerleri işgal edebilecek. İtilaf Devletleri'nin Anadolu topraklarını işgaline gerekçe oluşturulmuştur. Bu antlaşma ile Osmanlı Devleti fiilen sona ermiştir. Paris Konferansı; İtilaf Devletleri I. Dünya Savaşı'ndan sonra yenilen devletlerle yapacakları barış antlaşmalarının esaslarını belirlemek üzere Paris'te toplandılar. Konferans sonunda; Almanya, Avusturya, Macaristan ve Bulgaristan ile yapılacak barışın esasları belirlendi. İzmir'in Yunanistan'a verilmesi kararlaştırıldı. Manda ve himaye sistemi kabul edildi. Milletler Cemiyeti kuruldu. Osmanlı Devleti ile yapılacak barışı ise aralarındaki bazı anlaşmazlıklardan dolayı sonraya ve Cemiyetler İtilaf Devletleri Mondros'tan hemen sonra ateşkesin yedinci maddesine dayanarak işgallere başladılar. İlk olarak İngilizler Musul'u aldı. 13 Kasım 1918'de İtilaf donanması İstanbul önlerine geldi. Aynı gün Mustafa Kemal de İstanbul'a gelmiş, işgal donanmasını görünce "Geldikleri gibi giderler" demiştir. İşgaller bununla sınırlı kalmadı. Fransızlar; İskenderun, Dörtyol, Antep, Maraş, Urfa ve Adana'yı, İtalyanlar Antalya ve çevresini işgal ettiler. Ancak en çok tepki çeken işgal Yunanlıların işgali oldu. Yunalılar İtilaf Devletleri donanmasının desteğinde 15 Mayıs 1919'da İzmir'i işgal ettiler. Bu olay Türk halkının sert tepkisine yol açtı. Yunanlılar İzmir ve çevresinde işgal ettikleri yerlerde büyük katliamlara giriştiler. Bölgede yaşayan Rumlar da Yunan ordusunu desteklediler. Bunun üzerine bölgedeki Türk halkı Kuvay-ı Milliye birlikleri kurarak silahlı direnişe Karşı Tepkiler ve Cemiyetler Azınlıkların Tutumları Osmanlı topraklarında yaşayan azınlıklardan Rumlar ve Ermeniler Mondros'tan sonra ortaya çıkan durumdan yararlanmak istediler. Bunların temel amacı ya işgalleri kolaylaştırmak ya da bağımsız devlet kurmaktı. Azınlıklar işlerini kolaylaştırmak amacıyla çeşitli cemiyetler kurdular. Bunlar; Mavri Mira Rumlar tarafından Batı Anadolu ve Trakya'yı Yunanistan'a katmak için kuruldu. Pontus Rum Trabzon ve çevresinde Rum devleti kurmak için oluşturuldu. Etnik-i Eterya Bizans İmparatorluğu'nu yeniden canlandırmak için kuruldu. Ermeni Taşnak ve Hınçak Doğu Anadolu'nun Ermenilere verilmesi için çalışmıştır. Ayrıca Çukurova çevresinde bir Ermeni devleti kurmak için Ermeni İntikam Alayı Hükümeti'nin Tutumu İstanbul Hükümeti işgaller karşısında tamamen sessiz kaldı. Onlara göre işgalci güçlere karşı koymak imkansızdı. Osmanlı Devleti'nin devamı, padişah - halifenin varlığı her şeyden önemliydi. Bu nedenle tamamen yok olmaktansa küçük bir toprak parçası üzerinde büyük devletlerden birinin himayesinde de olsa devletin varlığını devam ettirmek önemliydi. İtilaf Devletleri'ne karşı gelmek onların isteklerini daha da artırabilirdi. Bu nedenle onların istekleri derhal yerine getirilmeliydi. İstanbul Hükümeti'nin bu görüşlerini destekleyen bir çok cemiyet kurulmuştur. Bunların başlıcaları; Sulh ve Selameti Osmaniye Cemiyeti, Hilafet ve Saltanat yanlıları Cemiyeti, İngiliz Muhipler sevenler Cemiyeti, Wilson İlkeleri Cemiyeti, Teali İslam Cemiyeti ve Kürt Teali Cemiyeti'dir. Bu cemiyetlerin en önemli özelliği İstanbul Hükümeti ve padişahı desteklemeleri, milli mücadele hareketine karşı olmaları, manda ve himaye fikrini Halkının TutumuTürk halkı başlangıçta haklarını hukuksal yollardan aramaya çalışmıştır. Ancak Ermeni ve Rum işgallerinin başlaması, tepkilerini sertleştirmiştir. Bu amaçla bir taraftan müdafaa-i hukuk cemiyetleri kurulurken bir taraftan da Kuva-yı Milliye birlikleri kurularak silahlı direnişe Cemiyetler Yararlı Cemiyetler Türk halkının haklılığını dünyaya duyurmak, Türklerin çoğunlukta yaşadığı toprakların işgalini hukuki yollardan engellemek için çalışmıştır. Bunların başlıcaları;Doğu Anadolu Müdafaa- i Hukuk CemiyetiTrakya Paşaeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetiİzmir Müdafaa-i Hukuki Osmaniye CemiyetiReddi İlhak CemiyetiTrabzon Muhafaza-i Hukuki Milliye CemiyetiKilikyalılar CemiyetiMilli Kongre Cemiyeti Daha çok basın yayın yolu ile çalışmıştırMilli Cemiyetlerin Ortak Özellikleri Kuruluşlarında vatan, millet ve Türklük duygusu vardır. Bölgesel kurtuluş yolları aramışlardır. Milli Mücadelenin temelini oluşturmuşlardır. İşgallere karşı basın yayın ve hukuki yollardan mücadele etmişlerdir. Halk direnişinin başlamasında ve milli bilincin oluşmasında öncü olmuşlardır. Sivas Kongresi'nde Kemal'in Tutumu Mondros Ateşkesi imzalandığı sırada Suriye'de Yıldırım Orduları Grup Komutanı olan Mustafa Kemal Paşa 13 Kasım 1918'de İstanbul'a geldi. Aynı gün İstanbul'a gelmiş olan İtilaf Devletleri donanmasını gören Mustafa Kemal "Geldikleri gibi giderler" diyerek mücadele edeceğini ifade etmiştir. Mustafa Kemal Paşa İstanbul'da bulunduğu sürece yurdun kurtuluşu için çalışmalar yapmış, ancak burada bir şey yapılamayacağını görmüştür. Mustafa Kemal, Anadolu'daki milli cemiyetlerin birleştirilmesi ve Türk halkının yeterince bilinçlendirilmesi halinde kurtuluşun mümkün olduğuna inanıyordu. Bunun için de Anadolu'ya geçmek istiyordu. Bu sırada 9. Ordu Müfettişi olarak Samsun'a gitmesi, orada hem ordunun terhis işlemlerini yapması, hem de bölgedeki Türklerle Rumlar arasındaki çatışmaları önlemesi istendi. Mustafa Kemal bu kararı Milli Mücadele hareketi için bir fırsat olarak değerlendirip kabul etti. 19. Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarak Milli Mücadele hareketini 3 Mondros Ateşkes Antlaşması İşgallere Karşı Tepkiler ve Cemiyetler Mustafa Kemal'in Tutumu Türk Halkının Tutumu konu özeti çalışma notları özetler ders anlatım eğitim öğretim kaynakları İşgaller ve Cemiyetler AYDIN OSMANLI Tarafsızca gerçekleri, doğruları yazan tüm yazarlara çok teşekkür ederim. Yararlı olabilmek güzeldir. 2019-01-28AYDIN OSMANLI OSMANLI TORUNUNA CEVAP ATATÜRK sana ve atalarına ne kötülük yaptı ki İMALI İMALI yazıyorsun. ATATÜRK aydın, ileri görüşlü, geçmişin hatalarından dersler çıkarmış Osmanlının enkazından manda ve sömürge devleti değil ÖZGÜR BAĞIMSIZ BİR ÜLKE kurulmasına LİDERLİK etmiş bir OSMANLIDIR. Din, dil, ırk vb. ayrımı yapmadı. Sen geçmişteki manda ve sömürge taraftarlarının fitnelerine hapsolmuşun. ATATÜRK'ten sonraki TÜRKİYE'nin durumuna çok DİKKATLİ bak, GÖRMÜYORSUN. ATATÜRK kadar milletini, ülkeni seviyorsan PARÇALAMA, BİRLEŞTİR. ZAMAN BİRLİK BERABERLİK ZAMANIDIR. Etrafımız Osmanlının son zamanları gibi düşmanlarla çevrilmiş durumda, önce IRAK sonra SURİYE sıra kimde? amarika,rusya,yunan,fıransız,ingiliz bunlar dost mu? daha sayayım mı?Bize verdikleri zararı GÖREBİLİYOR MUSUN? TÜRKİYE'nin bir ATATÜRK'e daha İHTİYACI VAR. * Ekonomimizi düzeltecek, milletini refaha kavuşturacak. * Düşmanlarının oyununu bozacak, onları oyunlarında ... * Çiftçisine, işçisine, tüketicisine, üreticisine, sanayisine sahip çıkacak. Patlıcan10,biber 20,domates 8-10 tl. Vb. olmuş ülkem yoksullaşıyor. * Adalet, hukuk, kardeşlik, dostluk, birlik, beraberlik için çalışan. * Milli ekonomi, yerli malı üreten, yabancıya değil ülkesine yatırım yapan olsun. ÖĞRENCİ ARKADAŞLARIM! EĞİTİM ŞART!SAĞLIKLI OLMAK ŞART!İYİ NİYETLİ ve BİLİNÇLİOLMAK ŞART! EĞRİYİ,DOĞRUYU OYUNLARA RAĞMEN BİLMEK İÇİN ANALİZ YAPMAK ŞART! TÜRKİYE'nin geleceği yeni yetişecek ATATÜRK'lerin elinde olacak. Hepinize başarılar diliyorum, geleceğin ATATÜRK'leri! 2019-01-28Bura İşgallere karşı Türk halkı nokta nokta adı verilen birlikleri konuştu Bunun cevabı ne olabilir 2017-12-13ATATÜRKÇÜLÜK ,SİZ GELSİN! OSMANLI TORUNUNA CEVAP YAZAN ARKADAŞ SEN ŞU AN ÖZGÜRCE YAŞIYORSAN PAŞALARINA DEĞİL ATATÜRKÜNE ULU ÖNDER ATATÜRKE ! BOYUN EĞ SEN TÜRK GENCİ ATATÜRK OLMASAYDI ŞÖYLE OLURDU BÖYLE OLURDU DEME SENİ KURTARMIŞ SANA YAŞAYABİLECEK TOPRAK NASİP ETMİŞ ULU ÖNDERİMİZİ KÜÇÜMSEME ! 2016-11-11OSMANLI TORUNUNA CEVAP o kadar paşa vardı ama eğer ülkeyi onlar kurtarsaydı onlar ismi çıkardı cicim 2016-10-16feride taşkın çok uzun öözet istiyorum çokgüzel olmuştur. feride arkadaşımıza çok teşekürler tavdsiye ederim sizleri bu konuda ödevimden 1000 performas aldım. için tavsiye ederim iyiki varsınız bu güzel dünyada aynı ortam ı maylaşıyoruz 2015-11-28ece aydın çokgüzel bir praraf olarak yazılmış feride arkadaşımı çok tebrikler 2015-11-28 OSMANLI TORUNU BİZİM TARİHİMİZİ YABANCILAR YAZMISTIR VE II. ABDÜLHAMİT HANI ÖVECEK DEĞİLLER YA SESİZ KALMIŞ YOK ŞÖYLE BÖYLE ATATÜRK KİMİN EMRİYLE GİTTİ SAMSUNA ELİNDE PADİŞAH FERMANI OLMASA LİM TAKICAKTI ATATÜRKÜ YOK SESSİZ KALMIŞ FALAN FİLAN HEPSİ UYDURMACA ... 2023Ü BEKLEYİN ARŞİVLER AÇILACAK ATATÜRKÜN NE OLDUGU ORTAYA ÇIKICAK YOKSA Bİ ADAM NEDEN ?? BURAYA DİKKAT NEDEN KANUNLANLA KORUNMAK İSTESİN ONUN CUMHURBASKANI OLDUGU MECLİSTE ERMENİSİNDEN TUT HER IRKTAN ADAM WARDI YOKSA ATATÜRKEMİ KALDI OSMANLININ O KADAR PAŞASI WAR TARİHİ YANLIŞ ÖĞRENEN BİR NESİL YETİŞİYOR ADAM 100 YIL ARŞİVLERİ AÇILMADI ÇÜNKÜ 100 YIL İÇİNDE ATATÜRKTE ATATÜRK DEBNİLMİŞ BİR MİLLET 100 YIL SONRA İNANMAZDIKİ ATATÜRKÜN NE OLDUGUNA 2015-11-22 Efendiler, Mondros Ateşkes Anlaşması'ndan sonra, düşman devletler tarafından Türkiye'ye dört defa barış şartları teklif edilmiştir. Bunların birincisi, Sévres taslağıdır. Bu taslak hiçbir görüşmenin ürünü olmayıp İtilâf Devletleri tarafından Yunan Başvekili Mösyö Venizelos'unda katılmasıyla düzenlenmiş ve Vahdettin'in hükûmeti tarafından 10 Ağustos 1920'de imza taslak, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce tartışılmaya değer bile barış teklifleri, Birinci İnönü Muharebesi'nden sonra toplanan Londra Konferansı'nın sonunda 12 Mart 1921 tarihinde yapılmıştır. Bu teklifler Sévres Antlaşması'na bazı değişiklikler getiriyor ise de, üzerinde durulmamış olan meselelerde Sévres taslağındaki maddelerin olduğu gibi bırakıldığını kabul etmek teklifler, bizce tartışmaya yol açmadan İkinci İnönü Muharebesi'nin başlamasıyla sonuçsuz barış teklifleri, 22 Mart 1922'de, yani Sakarya zaferinden ve Fransızlarla imzalanan Ankara Anlaşması'ndan sonra ve yakında yeni bir taarruzumuzun beklendiği sıralarda, Paris'te toplanan İtilâf Devletleri Dışişleri Bakanları tarafından yapılmıştır. Bu tekliflerde, artık işe Sévres taslağını temel olarak ele alma usulünden vazgeçilmiş ise de, ana çizgileri ile millî gayemizi gerçekleştirmekten uzaktı. Dördüncü teklif Lozan Antlaşması'nın imzalanmasıyla sonuçlanan Devletleri'nce Türkiye'ye kabul ettirilmesi düşünülen esaslar ile Milli Mücadele sayesinde ulaşılan sonucu açıkça gözler önüne serebilmek için, bu dört türlü teklif arasında en önemli noktaları içine alacak şekilde kısa bir karşılaştırma yapmayı yararlı SINIRLARa Trakya sınırıSévres'de Çatalca hattından biraz ileride bulunan Podima-Kalikratya 1921 teklifinde Söz konusu 1922 teklifinde Tekirdağ bize, Babaeski Kırkkilise 204 ve Edirne Yunanlılara kalacak şekilde bir Karaağaç da bizde olmak üzere Meriç İzmir bölgesiSévres taslağında Bu bölgenin sınırları Kuşadası, Ödemiş, Salihli, Akhisar ve Kemer iskelesine azçok yakın yerlerden bölge, Türk hâkimiyetinde kalacak, fakat Türkiye, bu hâkimiyetini kullanma hakkını Yunanistan'a devredecek. Türk hâkimiyetinin belirtisi olarak, İzmir şehrinin dış istihkâmlarından birinde Türk bayrağı bulunacak. Bir bölge meclisi toplanacak ve beş yıl sonra bu meclis, bu bölgenin sürekli olarak Yunanistan'a katılmasına karar 1921 teklifinde İzmir şehri Türk hâkimiyetinde kalacak, İzmir şehrinde bir Yunan kuvveti bulunacak ve İzmir bölgesinin geri kalan yerlerinde, çeşitli unsurların nüfus oranlarına göre oluşturulacak bir jandarma birliği görev alacak ve buna İtilâf Devletleri'nin subayları komuta işlerinde de yine aynı nüfus oranı göz önünde bulundurulacak, bölgenin Milletler Cemiyeti'nce tayin edilecek bir Hristiyan valisi olacak, bunun yanında seçim yoluyla kurulmuş bir meclis ile bir danışma kurulu bulunacak. Valilikçe, Türkiye'ye gelir artışına göre ayarlanacak bir vergi konacak; bu anlaşma beş yıl süre ile geçerli olup iki taraftan birinin isteği üzerine Milletler Cemiyeti'nce değişikliğe 1922 teklifinde Bütün Anadolu ve dolayısıyla İzmir de bize geri verilecek yolunda aldatıcı bir vaat. İzmir Rumları'nın yönetime adaletli bir şekilde katılmasını sağlamak için ve aynı hakkın Yunanistan'da kalacak Edirne Türklerine de verilmesi şartıyla bir usul tespiti konusunda İtilâf Devletleri, Türkiye ve Yunanistan ile Elbette bu gibi meseleler söz konusu bile Suriye sınırıSévres'de Akdeniz kıyısında aşağı yukarı Karataş burnundan başlayarak Osmaniye, Bahçe, Gaziantep, Birecik, Urfa, Mardin ve Nusaybin'i epey güneyde ve Suriye topraklarında bırakan bir 1921'de Aşağı yukarı şimdiki sınır olmak üzere Fransızlarla ayrıca bir anlaşma 20 Ekim 1921 tarihli Ankara Anlaşması'ndaki sınır olduğu gibi Irak sınırıSévres'de İmadiye bizde kalmak şartıyla, Musul ilinin kuzey 1921 teklifinde Söz konusu 1922 teklifinde Söz konusu Çözümü daha sonraya Kafkas sınırıSévres'de Türk-Ermeni sınırının tayini Amerika Cumhurbaşkanı Wilson'a bırakılmıştır. Wilson, sınır olarak Karadeniz kıyısında Giresun'un doğusundan başlayan, Erzincan'ın batı ve güneyinden, Elmalı, Bitlis ve Van Gölü'nün güneyinden geçen ve birçok noktada Birinci Dünya Savaşı'ndaki Türk - Rus Cephesini izleyen bir hattı 1921 teklifinde Milletler Cemiyeti bir Ermeni yurdu kurulması için doğu illerinden Ermenistan'a bırakılacak toprakların tespiti için bir komisyon kuracak, Türkiye bu komisyonun kararını kabul Bu konu ortadan Boğazlar bölgesiSévres'de Rumeli'nin Türkiye'de kalan bütün Adalar Denizi üzerinde aşağı yukarı İzmir bölgesinin sınırından başlayarak Manyas Gölü'nün güneyine, Bursa'nın ve İznik'in biraz kuzeyinden ve Sapanca Gölü'nün batı ucundan Ahabadr 205 deresinin göle döküldüğü yere kadar uzanan bir hatla sınırlandırılmış bölge. Bu bölgelerde asker bulundurmak ve askerî harekâtta bulunmak hakkı yalnız İtilâf Devletleri'ne aittir. Bu bölgedeki Türk jandarması da İtilâf Devletleri'nin komutası altında Devletleri, bu bölge içinde, askerî maksatlarla kullanılabilecek yol ve demiryolu yapımını yasaklayabileceği gibi, yapılmış olan yollardan bu gayeyle kullanılacak olanları da tahrip 1921 teklifinde Çanakkale güneyinde Bozcaada 206 karşısından Karabiga'ya çekilen hattın kuzeyi ile Boğaziçi'nin her iki yakasında 25 kilometrelik bir boğazına hâkim olan her iki tarafındaki Devletleri yalnız Yunanistan'a kalacak olan Gelibolu ve bize kalacak olan Çanakkale'de asker bulunduracak böylece, İstanbul'u ve İzmit yarımadasını boşaltacak, Türkiye'nin İstanbul'da asker bulundurmasına ve Anadolu'dan Rumeli'ye ve Rumeli'den Anadolu'ya asker geçirmesine izin 1922 teklifinde Çanakkale'nin güneyinde Erdek yarımadası dışarıda kalmak üzere Çanakkale sancağı. Boğaziçinin güneyinde o zaman tarafsız sayılan bölge, yani aşağı yukarı İzmit yarımadası askersiz bölge İtilâf Devletleri'nin işgal kuvvetleri Gelibolu yarımadası ile Kumbağı, Baklaburnu hattının güney-doğusu, Çanakkale bölgesinde kıyıdan yirmi kilometrelik bir yer ve Boğaziçi'nin iki yakasında kıyıdan on beş kilometrelik birer bölge ve Marmara'da da İmralı dışındaki adalarla İmroz ve Bozcaada askerden arınmış bir duruma yerde İtilâf Devletleri'nin işgal kuvvetleri KÜRDİSTANSévres'de Fırat'ın doğusunda ve Ermenistan, Irak ve Suriye arasında kalan bölge için İtilâf Devletleri temsilcilerinden kurulacak bir komisyon özerk bir yönetim şekli imzalanmasından bir yıl sonra bu bölgenin Kürt halkı Milletler Cemiyeti Meclisi'ne başvurarak Kürtlerin çoğunluğunun Türkiye'den ayrı bağımsız bir devlet kurmak istediklerini ispat ederse ve Meclis de bunu kabul ederse, Türkiye bu bölgedeki her türlü haklarından 1921 teklifinde İtilâf Devletleri, şimdiki durumu gözönünde tutarak, bu konuda Sévres taslağında değişiklik yapılmasını dikkate alma eğilimindedir. Şu şartla ki, özerk yönetilen bölgelerle Kürt ve Asurî - Geldanî çıkarlarının yeterince korunması için tarafımızdan kolaylıklar 1922 teklifinde Söz konusu Elbette söz konusu İKTİSADÎ NÜFUZ BÖLGELERİSévres Antlaşması'ndan sonra İtilâf Devletleri'nin aralarında imza ettikleri üçlü anlaşmaya 207 görea Fransız nüfuz bölgesiSuriye sınırıyla aşağı yukarı Adana ilinin batı ve kuzey sınırı, Kayseri ile Sivas'ın kuzeyinden geçen ve Muş'u dışarıda bırakarak bu kasabaya yaklaştıktan sonra Cizre'ye giden bir hattın içinde kalan İtalyan nüfuz bölgesiİzmit yarımadasından çıktıktan sonra Afyonkarasihar'a kadar Anadolu demiryolu hattı ve oradan Kayseri yakınlarında Erciyas dağı yöresine kadar giden hatla İzmir bölgesi, Adalar Denizi, Akdeniz ve Fransız bölgesi arasında kalan 1921'de Bekir Sami Bey ile Fransız ve İtalyan Dışişleri Bakanları arasında imza olunup hükûmetçe reddedilen anlaşmalara görea Fransız nüfuz bölgesiO sırada Fransız işgali altında bulunan yerlerle Sivas, Elâzığ ve Diyarbakır İtalyan nüfuz bölgesiAntalya, Burdur, Muğla, Isparta sancaklarıyla Afyonkarahisar, Kütahya, Aydın ve Konya sancaklarının daha sonra tayin edilecek 1922 teklifinde Söz konusu edilmemiştir. Lozan'da Söz konusu İSTANBULSévres'de Antlaşma samimiyetle uygulanmadığı takdirde İstanbul da bizden 1921 teklifinde Bu tehdidin kalkacağı, Türkiye'nin İstanbul'da asker bulundurabileceği ve Boğaziçi'nin çevresindeki askerden arınmış bölgeden askerî kuvvet geçirilmesine izin verileceği 1922 teklifinde İstanbul'dan çıkarılacağımız tehdidinin kaldırılacağı ve İstanbul'da bulundurulabilecek Türk kuvvetinin arttırılacağı vaad Söz konusu VATANDAŞLIKSévres'de Gerek Yunanistan da dâhil olmak üzere İtilâf Devletleri'nden gerek yeni kurulan devletlerden birinin Ermenistan vatandaşlığına girmek isteyen Türk uyruklulardan hiç kimseye Türk Hükûmeti'nce engel olunmayacak ve bunların yeni vatandaşlığı kabul 1921 teklifinde Söz konusu 1922 teklifinde Söz konusu Antlaşmasında Söz konusu görüşmeler sırasında, İtilâf Devletleri, bir kimsenin vatandaşlığını tayin hususunda, Türkiye'deki yabancı elçilik ve konsoloslukların verecekleri belgelerin yeterli sayılmasını istemişlerdi. Bu teklif, Sévres taslağının yukarıda söz konusu olan 128'inci maddesinin yeni bir şekliydi. Hiç şüphe yok ki tarafımızdan reddedilmiştir6. ADLÎ KAPİTÜLASYONLARSévres'de İngiltere, Fransa, İtalya ve Japonya'nın temsil edildikleri dört üyeden kurulu bir komisyon, kapitülasyonlardan yararlanan diğer devletlerin uzmanlarıyla birlikte yeni bir usul düzenleyecek ve Osmanlı Hükûmeti'ne danıştıktan sonra bu usulü tavsiye Hükûmeti bu usulü kabul edeceğini şimdiden taahhüt 1921 teklifinde Bu komisyonda Türkiye'nin de temsil edilmesine İtilâf Devletleri razı 1922 teklifinde Aynı Kapitülasyonlarla ilgili hiçbir kayıt niteliğinde olmak üzere birkaç yabancı uzmanı beş yıl için hizmetimize almayı kabul AZINLIKLARIN KORUNMASISévres'de 1918 Ateşkes Antlaşmalarından sonra yapılan bütün antlaşmalarda yer alan hükümlerden başka, Türkiye'ye, özellikle aşağıdaki hususlar kabul ettirilmek istenmiştira Yerlerinden ayrılmış olan ve Türk olmayan bütün halkın eski yerlerine Milletler Cemiyeti'nce tayin edilecek olan hakem komisyonları vasıtasıyla bunların haklarının geri verilmesi; bu komisyonlar istedikleri takdirde, Türk olmayan halkın zarar görmüş mal ve mülklerinin onarımı için de ücretleri hükûmetçe ödenecek işçilerin sağlanması, zorla göç ettirme ve buna benzer işlerde parmağı bulunduğu, söz konusu komisyonlar tarafından iddia edilen bütün şahısların sürgün edilmesi Türk Hükûmeti, azınlıkların parlamentoda kendi nüfusları oranında temsil edilmelerini sağlayan bir seçim kanunu tasarısını, iki yıl içinde İtilâf Devletleri'ne Patrikhaneler ile bunlara benzer kuruluşlara tanınmış olan bütün imtiyazlar arttırılarak daha da sağlamlaştırılmakta ve bunların idare ettikleri okul, yetimhane konusunda ogüne kadar hükûmetin sahip olduğu sınırlı denetleme hakkı da elinden Devletleri, Milletler Cemiyeti Meclisi'nin görüşünü aldıktan sonra, bu kararların uygulanmasını sağlayacak gerekli tedbirleri tespit edecektir. Türkiye, bu konuda sonradan alınacak her tedbiri kabul edeceğini şimdiden taahhüt 1921 teklifinde Azınlıklar söz konusu edilmemiştir. Bu teklifte Sévres'de yapılacak değişiklikler yeraldığı için, bundan, adı geçen antlaşmanın azınlıklarla ilgili bölümünün değiştirilmeyeceği sonucu 1922 teklifinde Türkiye ve Yunanistan'daki azınlıklarla ilgili bir sıra tedbirin teklif edileceği ve bunların gereğince uygulanmasını kontrol için Milletler Cemiyeti'nce komiserler tayin edileceği bir sıra tedbirin neler olduğu Misak-ı Millî'mizde kabul etmiş olduğumuz üzere ve yalnız Müslüman olmayanlar için Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra yapılan bütün milletlerarası antlaşmalarda yer alan ASKERLİKLE İLGİLİ HÜKÜMLERSévres'dea Türkiye'nin silâhlı kuvvetleri şu sayıları Muhafız Birliği 700 KişiJandarma KişiJandarmayı desteklemek üzere özel birlikler KişiBu sayıya Harp Akademisi ve askerî okullar öğrencileri ile, depo birliklerinde ve çeşitli görevlerde çalışan er ve subaylar da birliklerin 15 batarya dağ topu bulunabilecek, sahra veya ağır top çeşitli bölgelere ayrılacak ve her bölgede bir jandarma birliği légion topu ve teknik araçları birlikler, kendi bölgelerinin dışında subayları arasında, sayıları geçmemek üzere yabancı subaylar bulunacaktır. Her bölgedeki yabancı subaylar aynı milletten sonra tespit edilecek olan bu bölgelerin sayısı belirtilmemiş olmakla birlikte, bunun İtilâf Devletleri'nin düşüncesine göre, en az dört olacağı, antlaşmanın bazı hükümlerinden ve özellikle bir birliğin kuvvetinin bütün birlikler kuvvetinin dörtte birini aşmayacağı yolundaki hükümden çıkarılabilir. Böylece İngiliz, Fransız ve İtalyan subaylarının birer bölgesi bulunacağı gibi, belki Yunanistan'a ve belki de ileride Ermenistan'a birer bölge verilmesi birliklerin erleriyle, jandarmalar hep paralı olup bunlar en az iki yıl askerlik yapacak ve mecburî askerlik hizmeti bölgedeki birliğe alınacak er ve çeşitli unsurların birlikte temsil edilmesine mümkün olduğu kadar dikkat kuvvetlerimiz, yedi gambot ve altı torpidoyu geçmeyecek, hiçbir uçağımız ve güdümlü balonumuz Devletleri'nin kara, deniz ve hava denetleme komisyonlarının memleketimiz içinde her türlü denetleme hakları olacaktır. Özellikle Kara Denetleme KomisyonuTürkiye'nin kullanabileceği polis, gümrükçü, orman korucusu görevlilerin sayısını tayin etme, artacak silâh ve cephanemizi teslim alma, memleketimizi bölgelere ayırma, her bölgede bulunacak jandarma ve özel birlik sayısını tespit etme, bunların hangi işlerde ve ne şekilde çalıştırıldıklarını denetleme, yabancı subayların sayılarını ve oranlarını tayin etme ve hükûmetle işbirliği yaparak yeni silâhlı kuvvetlerimizi düzenleme gibi işlerle görevli 1921 teklifindeJandarma sayısı özel birliklerin sayısı memleket içindeki dağıtım şekli, yukarıda sözü edilen İtilâf Devletleri temsilcilerinden kurulu Denetleme Komisyonu ile hükûmet arasında anlaşmaya varılarak tespit subay ve astsubay oranı arttırılacaktır. Yabancı subayların sayısı azaltılacak ve bunların birliklere dağıtılması Denetleme Komisyonu ile hükûmet arasındaki anlaşmaya göre kararlaştırılacaktır Bununla, belki de her bölgede aynı milletten yabancı subayların bulunmayacağı kastedilmiştir.Mart 1922 teklifindeParalı asker usulünün devam ettirilmesi, Jandarmanın özel birliklerin yabancı subaylara görev verilmesi Türkiye'ye tavsiye edilmekle birlikte, bu nokta şart olarak ileri Trakya ve Boğazlar'da askerden arınmış duruma getirilen bölgelerle ilgili sınırlandırmalar dışında hiçbir kayıt yoktur. Üstelik, Boğaziçi'nin iki yakasındaki askerden arınmış bölgede, asker bulundurabilme hakkını elde CEZASévres projesinde Türkiye harp sırasında harp kurallarına aykırı şekilde hareket etmiş veya Türkiye içinde zulüm yapmış, zorla sürgün etme v. b. işlere karışmış olan kimseleri, istedikleri takdirde, İtilâf Devletleri'ne Yunanistan dâhil ve Türkiye'den toprak almış devletlere Ermenistan teslim edecektir. Bu gibi kimseler, kendilerini isteyen devletin Divan-ı Harb'i tarafından yargılanıp 1921 teklifinde İtilâf Devletleri'nin teklifinde bundan söz edilmemiştir. Ancak, Bekir Sami Bey'in, İngilizlerle imza etmiş olduğu esirlerin geri verilmesi ile ilgili sözleşmede, elimizdeki bütün İngilizleri serbest bırakarak bir kısım Türkleri suçlu sayıp İngilizlerin elinde bırakmaya razı olması, Sévres taslağında yer alan önceki hükümlerin daha hafifletilmiş şeklinden başka bir şey 1922'de Bu konu üzerinde Bundan söz MALÎ HÜKÜMLERSévres'de İtilâf Devletleri, Türkiye'ye yardım olsun diye, İngiliz, Fransız ve İtalyan temsilcilerinden kurulu bir Maliye Komisyonu oluşturacaklar; bu komisyonda danışman olarak bir Türk komiseri komisyonun görev ve yetkileri aşağıdaki şekilde olacaktıra Türkiye'nin gelirlerini korumak ve artırmak için her türlü tedbiri Türk Meclis-i Mebusanı'na sunulacak olan bütçe, daha önce Maliye Komisyonu'na verilecek ve onun kabul ettiği şekilde Meclis'e gönderilecektir. Meclis'in yapacağı değişiklikler, ancak komisyonca uygun görülürse yürürlüğe Komisyon, malî kanun ve tüzüklerin uygulanmasını, doğrudan doğruya kendisine bağlı bulunan ve üyeleri kendisinin uygun bulacağı kimselerden seçilip tayin edilecek olan Türk Maliye Teftiş Hey'eti vasıtasıyla Düyûn-ı Umumiye 208 idaresi ve Osmanlı Bankası ile anlaşarak Türkiye'nin para işlerini düzenleyecek ve Türkiye'nin, Düyûn-ı Umumiye'ye ayrılan gelirleri dışındaki bütün gelirleri bu Maliye Komisyonu'nun emrine verilecektir. Komisyon bunlarlaÖnce, kendisine ve Türkiye'de kalacak olan İtilâf Devletleri işgal kuvvetlerine ait giderleri karşıladıktan sonra, 30 Ekim 1918 tarihinden beri İtilâf Devletleri ordularının gerek bugünkü Türkiye'de gerek Osmanlı İmparatorluğu'nun başka yerlerindeki giderlerini olarak, Türkiye yüzünden zarar görmüş olan İtilâf Devletleri uyruklularının zarar ve ziyanını ihtiyaçları bundan sonra dikkate Hükûmetçe verilecek her bir imtiyaz için Maliye Komisyonu'nun uygun bulması Bugün yürürlükte olan, bazı gelirlerin doğrudan doğruya Düyun-ı Umumiye tarafından toplanması usulü, Komisyon'un onayı ile mümkün olduğu kadar genişlemesine yaygınlaştırılacak ve bütün Türkiye'ye Maliye Komisyonu tarafından tayin veya işten çıkarılabilecek ve kendisine karşı sorumlu olacak bir genel müdürün yönetiminde 1921 teklifinde Yukarıda sözü edilen Maliye Komisyonu Türk Maliye Nâzırı'nın fahrî başkanlığı altında bulunacaktır. Komisyonda bir Türk temsilci bulunacak ve bunun, Türk maliyesi ile ilgili konularda oyu olacaktır. İtilâf Devletleri'nin malî çıkarları ile ilgili konularda ise, Türk temsilcinin yetkisi, ancak danışma niteliğinde parlamentosu, Türk Maliye Nâzırı ile Maliye Komisyonu tarafından ortaklaşa hazırlanacak olan bütçede değişiklik yapma yetkisini taşıyacaktır. Fakat bu değişiklik bütçenin denkliğini bozacak şekilde ise, bütçe onaylanmak üzere yeniden Maliye Komisyonu'na hükûmeti, imtiyazlar verme hakkını yine elde edecektir. Ancak, Türk Maliye Nâzırı bu konudaki sözleşmelerin, Türk hazinesinin çıkarlarına uygun olup olmadığını, Maliye Komisyonu ile birlikte inceleyecektir ve bu konuda ortaklaşa bir karar 1922 teklifinde Maliye Komisyonu kurulmasından vazgeçilmektedir. Fakat, İtilâf Devletleri'ne olan savaştan önceki borçların ve aşırı olmayan bir tazminatın ödenmesi konusundaki gerekli denetlemenin Türk hâkimiyeti ilkesi ile bağdaştırılmasına önceki Düyûn-ı Umumiye komisyonu olduğu gibi bırakılacak, yukarıda belirtilen iş için İtilâf Devletleri'nce bir tasfiye komisyonu Bu gibi bağlayıcı hükümlerin hepsi kaldırılmıştır. 11. İKTİSADÎ HÜKÜMLERSévres'de Kapitülasyonlardan yararlanma hakkı savaştan önce bunlardan yararlanan İtilâf Devletleri uyruklularına geri verilecek; bu hak, bunlardan daha önce yararlanmamış olan Yunanistan, Ermenistan devletler uyruklarına da tanınacaktır.Bu haklar arasında, birçok vergiden muaf olma hakkının bulunduğu ve vatandaşlık bölümünde görüldüğü üzere, her Türk vatandaşının, İtilâf Devletleri'nden birinin vatandaşlığına girmesine engel olma hakkının bizden alındığı hesaba katılırsa, bu hükmün genişliği daha iyi anlaşılır.Gümrük tarifeleri için 1907 tarifesi % 8 yeniden yürürlüğe İtilâf Devletleri gemilerine en azından Türk gemilerine verdiği hakkı postalar yeniden 1921 teklifinde Bazı şartlara bağlı olarak yalnız yabancı postaların kaldırılmasının düşünüleceği söylendiğine göre, diğer hükümler olduğu gibi 1922 teklifinde İngiliz, Fransız, İtalyan, Japon ve Türk temsilcilerinden ve kapitülasyonlardan yararlanan öteki devletlerin uzmanlarından oluşan bir komisyon, barışın yürürlüğe girmesinden sonra geçecek üç ay içinde, İstanbul'da toplanıp kapitülasyon sisteminin değiştirilmesiyle ilgili teklifler teklifler, malî konularda, yabancı uyrukluların Türklerle eşit vergi vermesini sağlayacaktır. Bu tekliflerde, gümrük vergisinde gerekli görülecek değişikliklerin yapılmasına da yer Kapitülasyonların her türlüsü kökünden ve ebedî olarak BOĞAZLAR KOMİSYONUSévres'de Kendine has bayrağı, bütçesi ve polis kuvveti bulunacak olan bu komisyon, gemilerin boğazlardan geçmesi, fenerler, kılavuzluk işlerle uğraşacak ve daha önce Yüksek Sağlık Kurulu'nun 209 yaptığı görevlerle, kurtarma işleri artık bir komisyonun gözetimi altında ve onun vereceği talimat çerçevesinde yerine getirilecek ve komisyon, Boğazlar'ın serbestliğini tehlikede sayınca İtilâf Devletleri'ne Amerika, İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya ve Rusya'nın temsilcileri ikişer oya sahip istediği zaman, Rusya da Milletler Cemiyeti'ne girdiği andan başlayarak bu komisyona üyeleri, diplomatik dokunulmazlıktan yararlanacaklardır. Komisyona sırayla ve ikişer yıl süreyle, ikişer oya sahip devletlerin temsilcileri başkanlık 1921 teklifinde Türk temsilcisi de iki oya sahip olacak ve Boğazlar Komisyonu'na başkanlık 1922 teklifinde Aynı şekilde, Türk temsilcisi komisyona başkanlık edecektir. Boğazlarla ilgili bütün devletler komisyonda temsil Komisyonun başkanlığı bize verilmiştir. Komisyonun görevi, gemilerin Boğazlar'dan geçişinin Boğazlar Sözleşmesi hükümlerine uygunluğunu sağlamaktan ibarettir. Komisyon her yıl Milletler Cemiyeti'ne rapor bu anlaşmayla, İstanbul'daki Milletlerarası Sağlık Kurulu 210 kaldırılarak, sağlık işleri Türk hükûmetine Efendiler, Lozan Barış Antlaşması'ndaki hükümleri öteki barış teklifleriyle daha fazla karşılaştırmanın yersiz olduğu düşüncesindeyim. Bu antlaşma, Türk milletine karşı, yüzyıllardan beri hazırlanmış ve Sévres Antlaşması ile tamamlandığı sanılmış büyük bir suikastın sonuçsuz kaldığını bildirir bir belgedir. Osmanlı tarihinde benzeri görülmemiş bir siyasi zafer eseridir!204 Accord Genel Meclis-i Âli-i Beynelmilel Sıhhiye Meclisi.

mondros ateşkes anlaşmasından sonra yapılan işgalleri gösteren harita